INTG – prefiksli sual alif SUP – qabaqcadan əlavə edilmiş əlavə hissəcik N – nominativ kişi qeyri-müəyyən isim الهمزة همزة استفهام الفاء زائدة اسم مرفوع
هذا
|
HZ̃Æ
hāƶā
Bu
Then is this magic,
He,Zel,Elif, 5,700,1,
DEM – kişi tək nümayiş əvəzliyi اسم اشارة
أم
|
ǼM
em
yoxsa?
or
,Mim, ,40,
CONJ – əlaqələndirici birləşmə حرف عطف
أنتم
|
ǼNTM
entum
Sən?)
you
,Nun,Te,Mim, ,50,400,40,
PRON – 2-ci şəxs kişi cəm şəxs əvəzliyi ضمير منفصل
لا
|
LÆ
lā
(do) not
Lam,Elif, 30,1,
NEG – mənfi hissəcik حرف نفي
تبصرون
ب ص ر | BṦR
TBṦRWN
tubSirūne
sən görmürsən
see?
Te,Be,Sad,Re,Vav,Nun, 400,2,90,200,6,50,
V – 2-ci şəxs kişi cəm (forma IV) qüsursuz fel PRON – mövzu əvəzliyi فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
Adem Uğur : Bir büyü müdür bu, yoksa görmüyor musunuz?
Ahmed Hulusi : "Bu bir büyü mü, yoksa siz mi görmüyorsunuz?"
Ahmet Tekin : 'Bu da mı büyüleyerek aklı etki altına alan bir aldatmaca? Yoksa siz azâbı göremiyecek kadar kör müsünüz?'
Ahmet Varol : Bu da bir büyü müdür yoksa siz mi görmüyorsunuz?
Ali Bulaç : "Bu da bir büyü mü, yoksa siz mi görmüyorsunuz."
Ali Fikri Yavuz : (Siz, ey kâfirler, dünyada iken peygamberlere sihirbaz diyordunuz), bu azab da mı sihir? Yoksa (dünyada gerçekleri görmediğiniz gibi), anlamıyor musunuz?
Bekir Sadak : (15-16) Bu bir buyu mudur, yoksa hala gormez misiniz? Girin oraya, sabretseniz de sabretmeseniz de artik birdir; ancak islediklerinizin karsiligini goruyorsunuz» denir.
Celal Yıldırım : Bu da mı sihirdir, yoksa siz göremiyor musunuz?
Diyanet İşleri : “Bu Kur’an mı bir büyü imiş, yoksa siz mi (gerçeği) göremiyormuşsunuz?”
Diyanet İşleri (eski) : (15-16) Bu bir büyü müdür, yoksa hala görmez misiniz? Girin oraya, sabretseniz de sabretmeseniz de artık birdir; ancak işlediklerinizin karşılığını görüyorsunuz' denir.
Diyanet Vakfi : Bir büyü müdür bu, yoksa görmüyor musunuz?
Edip Yüksel : Bu bir büyü müdür, yoksa siz mi görmüyorsunuz?
Gültekin Onan : "Bu da bir büyü mü, yoksa siz mi görmüyorsunuz."
Hakkı Yılmaz : (13-16) O gün yalanlayıcılar, cehennem ateşine itildikçe itilirler. –İşte bu, yalanlayıp durduğunuz ateştir! Peki, bu da mı bir sihir? Yoksa siz görmüyor musunuz? Yaslanın oraya! İster sabredin ister sabretmeyin, artık sizin için birdir. Siz, sadece yaptıklarınızın karşılığını alacaksınız!–
Hasan Basri Çantay : «(Peki) bu da mı sihir?! Yoksa siz (yine büyülendiniz de) görmüyor musunuz»?!
Hayrat Neşriyat : Bu da mı (bu Cehennem de mi) bir sihirdir, yoksa siz mi görmüyorsunuz?
İbni Kesir : Bu bir büyü müdür, yoksa siz görmüyor musunuz?
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]