CONJ – prefiksli bağlayıcı wa (və) V – 1-ci şəxs cəm mükəmməl feli PRON – mövzu əvəzliyi الواو عاطفة فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل
لداوود
|
LD̃ÆWWD̃
lidāvūde
Davidə
to Dawood
Lam,Dal,Elif,Vav,Vav,Dal, 30,4,1,6,6,4,
"P – prefiksli ön söz lām PN – genitiv xüsusi isim → David" جار ومجرور
سليمان
|
SLYMÆN
suleymāne
Süleyman
Sulaiman,
Sin,Lam,Ye,Mim,Elif,Nun, 60,30,10,40,1,50,
"PN – genitiv xüsusi isim → Solomon" اسم علم مجرور بالفتحة بدلاً من الكسرة لأنه ممنوع من الصرف
نعم
ن ع م | NAM
NAM
niǎ'me
necə də gözəl
an excellent
Nun,Ayn,Mim, 50,70,40,
V – 3-cü şəxs kişi tək mükəmməl feli فعل ماض
العبد
ع ب د | ABD̃
ÆLABD̃
l-ǎbdu
qulluqçu idi
slave.
Elif,Lam,Ayn,Be,Dal, 1,30,70,2,4,
N – nominativ kişi adı اسم مرفوع
إنه
|
ÎNH
innehu
şübhəsiz ki, o
Indeed, he
,Nun,He, ,50,5,
ACC – təqsirləndirici hissəcik PRON – 3-cü şəxs kişi tək obyekt əvəzliyi حرف نصب والهاء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
أواب
ا و ب | ÆWB
ǼWÆB
evvābun
(Allaha) dönərdi.
(was) one who repeatedly turned.
,Vav,Elif,Be, ,6,1,2,
N – nominativ kişi tək qeyri-müəyyən isim اسم مرفوع
Konu Başlığı: [38:30-40] Süleyman Mal ve Mülk İle Sınanıyor
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve Dâvûd'a Süleyman'ı ihsân ettik, ne güzel bir kuldu, şüphe yok ki o, dâimâ Rabbine dönen, tövbe eden bir kuldu.
Adem Uğur : Biz Davud'a Süleyman'ı verdik. Süleyman ne güzel bir kuldu! Doğrusu o, daima Allah'a yönelirdi.
Ahmed Hulusi : Davud'a Süleyman'ı hibe ettik; ne güzel kuldu! Gerçekten O, evvab (hakikatini sıkça yaşayan) idi.
Ahmet Tekin : Biz Dâvûd’a Süleyman’ı ihsan ettik. Süleyman ne güzel, bizi ilâh tanıyan, candan müslüman, saygılı bir kuldu. Sesli zikir ve tesbih ile Allah’a yönelirdi.
Ahmet Varol : Davud'a Süleyman'ı bahşettik. O ne güzel bir kuldu! (Her tutumunda Allah'a) yönelen biriydi.
Ali Bulaç : Biz Davud'a Süleyman'ı armağan ettik. O, ne güzel kuldu. Çünkü o, (daima Allah'a) yönelip dönen biriydi.
Ali Fikri Yavuz : Bir de Davûd’a (oğlu) Süleyman’ı ihsan ettik. Süleyman ne güzel kuldu? Çünkü o, daima (Allah’ın rızasına ve ibadetine) rücû edendi.
Azerice : Biz Süleymanı Davuda bəxş etdik. Nə gözəl qulluqçu idi. O, həmişə Allaha üz tutur.
Bekir Sadak : Davud'a Suleyman'i bahsettik; o ne guzel bir kuldu! Dogrusu o daima Allah'a yonelirdi.
Celal Yıldırım : Davud'a Süleyman'ı ihsan ettik. Ne güzel kuldur O! Şüphesiz O, devamlı Allah'a yönelip gönlünü O'na verendi.
Diyanet İşleri : Dâvûd’a Süleyman’ı bağışladık. O ne güzel kuldu! Şüphesiz o, Allah’a çok yönelen bir kimse idi.
Diyanet İşleri (eski) : Davud'a Süleyman'ı bahşettik; o ne güzel bir kuldu! Doğrusu o daima Allah'a yönelirdi.
Diyanet Vakfi : Biz Davud'a Süleyman'ı verdik. Süleyman ne güzel bir kuldu! Doğrusu o, daima Allah'a yönelirdi.
Edip Yüksel : Davud'a, Süleyman'ı verdik. İyi bir kuldu, (Tanrı'ya) sürekli yönelen biriydi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bir de Davud'a Süleyman'ı bahşettik. Süleyman ne güzel kuldu. Çünkü o seslice tesbih edip Allah'a yönelirdi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bir de Davud'a Süleyman'ı ihsan ettik; ne güzel kuldu. O tesbih edip Allah'a yönelirdi.
Elmalılı Hamdi Yazır : Bir de Davuda Süleymanı bahşettik, ne güzel kul, o cidden bir evvab
Fizilal-il Kuran : Biz Davud'a Süleyman'ı hediye ettik. Süleyman ne güzel kuldu! Doğrusu O daima Allah'a yönelirdi.
Gültekin Onan : Biz Davud'a Süleyman'ı armağan ettik. O ne güzel kuldu. Çünkü o, [Tanrı'ya] yönelen / dönen (evvab) biriydi.
Hakkı Yılmaz : Dâvûd'a Süleymân'ı da bahşettik. O ne güzel kuldu! Şüphesiz O, Rabbine çokça dönendi.
Hasan Basri Çantay : Biz Dâvuda (oğlu) Süleymanı ihsan etdik. (Süleyman) ne güzel kuldu! Çünkü o, (tesbîhde, zikirde ve bütün vakıtlarında) dâima (Allaha) dönen (bir zât) di.
Hayrat Neşriyat : Bir de Dâvûd’a (oğlu) Süleymân’ı ihsân ettik. (O Süleymân) ne iyi kuldu! Hakikaten o, dâimâ (Allah’a) yönelen bir kimseydi!
İbni Kesir : Davud'a da Süleyman'ı lutfettik. O ne güzel bir kuldu ve muhakkak ki o, Allah'a yönelirdi.
İskender Evrenosoğlu : Ve Dâvud (a.s)'a oğlu Süleyman'ı, armağan ettik. Ne güzel kul. Muhakkak ki o evvabtı (Allah'a ulaşmıştı).
Muhammed Esed : Ve biz Davud'a (oğul olarak) Süleyman'ı armağan ettik; o, ne güzel bir kul(umuz oldu)! O, her zaman Bize yönelirdi.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve Davûd için Süleyman'ı bağışladık. Ne güzel kul! Şüphe yok ki, O (Hakk'a) dönücü idi.
Ömer Öngüt : Davut'a da Süleyman'ı bahşettik. O ne güzel kul idi, daima Allah'a yönelirdi.
Şaban Piriş : Davud’a Süleyman’ı bağışlamıştık. O, ne güzel bir kuldu. O, Allah’a yönelen biriydi.
Sad : Biz Süleymanı Davuda bəxş etdik. Nə gözəl qulluqçu idi. O, həmişə Allaha üz tutur.
Suat Yıldırım : (Bunları belirttikten sonra tekrar Davud’un kıssasına dönelim:) Davud’a evlat olarak Süleyman’ı ihsan ettik. Süleyman ne güzel kuldu! Hep Allah’a yönelirdi.
Süleyman Ateş : Biz Dâvûd'a Süleymân'ı armağan ettik, (Süleymân) ne güzel kuldu! Hep Allâh'a başvururdu.
Tefhim-ul Kuran : Biz Davud'a Süleyman'ı armağan ettik. O, ne güzel kuldu. Çünkü o, (daima Allah'a) yönelip dönen biriydi.
Ümit Şimşek : Davud'a Biz Süleyman'ı bağışladık. Ne güzel bir kuldu o; doğrusu, Allah'a yönelmiş bir kimseydi.
Yaşar Nuri Öztürk : Davûd'a Süleyman'ı armağan ettik. Ne güzel kul! Hep Allah'a sığınır, yakarırdı.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]