REM – prefiksli bərpa hissəciyi V – 2-ci şəxs kişi təki (forma X) imperativ feli الفاء استئنافية فعل أمر
كما
|
KMÆ
kemā
kimi
as
Kef,Mim,Elif, 20,40,1,
P – prefiksli ön söz ka SUB – tabeli bağlayıcı جار ومجرور
أمرت
ا م ر | ÆMR
ǼMRT
umirte
sizə əmr olunur
you are commanded
,Mim,Re,Te, ,40,200,400,
V – 2-ci şəxs kişi tək passiv mükəmməl fel PRON – mövzu əvəzliyi فعل ماض مبني للمجهول والتاء ضمير متصل في محل رفع نائب فاعل
ومن
|
WMN
ve men
və insanlar
and (those) who
Vav,Mim,Nun, 6,40,50,
CONJ – prefiksli birləşmə wa (və) REL – nisbi əvəzlik الواو عاطفة اسم موصول
تاب
ت و ب | TWB
TÆB
tābe
tövbə edən
turn (in repentance)
Te,Elif,Be, 400,1,2,
V – 3-cü şəxs kişi tək mükəmməl feli فعل ماض
معك
|
MAK
meǎke
səninlə
with you,
Mim,Ayn,Kef, 40,70,20,
LOC – təqsirləndirici yer zərfi PRON – 2-ci şəxs kişi təkli yiyəlik əvəzliyi ظرف مكان منصوب والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
ولا
|
WLÆ
ve lā
Və
and (do) not
Vav,Lam,Elif, 6,30,1,
CONJ – prefiksli birləşmə wa (və) PRO – qadağan hissəcik الواو عاطفة حرف نهي
تطغوا
ط غ ي | ŦĞY
TŦĞWÆ
teTğav
həddi aşmayın
transgress.
Te,Tı,Ğayn,Vav,Elif, 400,9,1000,6,1,
V – 2-ci şəxs kişi cəm qeyri-kamil feli, jussiv əhval-ruhiyyə PRON – mövzu əvəzliyi فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
إنه
|
ÎNH
innehu
şübhəsiz ki, o
Indeed, He
,Nun,He, ,50,5,
ACC – təqsirləndirici hissəcik PRON – 3-cü şəxs kişi tək obyekt əvəzliyi حرف نصب والهاء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
بما
|
BMÆ
bimā
şeylər
of what
Be,Mim,Elif, 2,40,1,
P – prefiksli ön söz bi REL – nisbi əvəzlik جار ومجرور
تعملون
ع م ل | AML
TAMLWN
teǎ'melūne
nə edirsən
you do
Te,Ayn,Mim,Lam,Vav,Nun, 400,70,40,30,6,50,
V – 2-ci şəxs kişi cəm qeyri-kamil feli PRON – mövzu əvəzliyi فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بصير
ب ص ر | BṦR
BṦYR
beSīrun
görür
(is) All-Seer.
Be,Sad,Ye,Re, 2,90,10,200,
N – nominativ kişi tək qeyri-müəyyən isim اسم مرفوع
Konu Başlığı: [11:109-113] İnsanlığın Büyük Trajedisi Ataları Körü Körüne Taklit Etmek
Abdulbaki Gölpınarlı : Artık sen, sana nasıl emredildiyse öylece dosdoğru hareket et ve seninle berâber bulunan ve tövbe etmiş olanlar da dosdoğru hareket etsinler ve taşkınlıkta bulunmayın, çünkü şüphe yok ki o, ne yapıyorsanız hepsini de görür.
Adem Uğur : O halde seninle beraber tevbe edenlerle birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru ol! Aşırı da gitmeyin. Çünkü O, sizin yaptıklarınızı çok iyi görendir.
Ahmed Hulusi : O hâlde sen hükmolunduğunca hakikati yaşa (istikamet sahibi olmak, hidâyetin açığa çıkması sonucu olarak hakikatin yaşanması, demektir. A. H. )! Seninle beraber, tövbe edenler de (hakikati yaşayamamalarına neden olan şeylere tövbe edenler). . . Sakın taşkınlık yapmayın! Çünkü O, yapmakta olduklarınızı (B sırrınca) Basıyr'dir.
Ahmet Tekin : O halde, tevbe ederek seninle beraber olanlarla, günah işlemekten, isyandan vazgeçerek Allah’a itaate yönelenlerle birlikte emrolunduğun gibi ilâhî emirleri doğru uygulayarak itaatte daim ol.
Aşırı da gitmeyin, azmayın. O sizin işlediğiniz amelleri biliyor, görüyor.
Ahmet Varol : Emrolunduğun gibi dosdoğru ol; seninle birlikte tevbe edenler de (dosdoğru olsunlar) ve aşırı gitmeyin. O, yaptıklarınızı görmektedir.
Ali Bulaç : Seninle birlikte tevbe edenlerle birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru davran. Ve azıtmayın. Çünkü O, yaptıklarınızı görendir.
Ali Fikri Yavuz : Onun için sen, emrolunduğun şekilde, beraberinde tevbe edenlerle dosdoğru hareket et. Aşırı gitmeyin; çünkü Allah, yaptıklarınızın hepsini kemaliyle görücüdür.
Azerice : Sən də, tövbə edənlər də düz ol və sənə əmr olunduğu kimi səninlə ol. Həddini aşmayın. O, etdiyiniz hər şeyi görür.
Bekir Sadak : Sen, beraberindeki tevbe edenlerle birlikte emrolundugun gibi dosdogru ol. Asiri gitmeyin, dogrusu Allah yaptiklarinizi gorur.
Celal Yıldırım : O halde sen —ve beraberinde tevbe edenlerle birlikte— em-rolunduğun gibi dosdoğru ol! Aşırı gitmeyin. Allah ne yaptıklarınızı şüphesiz ki iyiden iyiye görendir.
Diyanet İşleri : Öyle ise emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Beraberindeki tövbe edenler de dosdoğru olsunlar. Hak ve adalet ölçülerini aşmayın. Şüphesiz O, yaptıklarınızı hakkıyla görür.
Diyanet İşleri (eski) : Sen, beraberindeki tevbe edenlerle birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Aşırı gitmeyin, doğrusu Allah yaptıklarınızı görür.
Diyanet Vakfi : O halde seninle beraber tevbe edenlerle birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru ol! Aşırı da gitmeyin. Çünkü O, sizin yaptıklarınızı çok iyi görendir.
Edip Yüksel : Emredildiğin gibi dosdoğru ol, seninle beraber yönelmiş olanlarla birlikte... Aşma ve azgınlaşma. O, sizin yaptıklarınızı Görendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : İşte bundan dolayı emrolunduğun gibi doğru ol! Beraberindeki tevbe edenler de (doğru olsunlar). Aşırı gitmeyin! Muhakkak ki O, bütün yaptıklarınızı görüp durmaktadır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onun için emrolunduğun gibi doğruluk et; sen ve beraberinde tevbe edenler de böyle olsun ve aşırı gitmeyin! Çünkü O, bütün yaptıklarınızı görür.
Elmalılı Hamdi Yazır : Onun için emr olunduğun gibi doğruluk et: sen ve beraberinde tevbe eden de aşırı gitmeyin, çünkü o her ne yaparsanız basîrdir
Fizilal-il Kuran : Ey Muhammed, sana emredildiği gibi dosdoğru ol; yanındaki eski sapıklıklarından tevbe edenler de öyle olsunlar. Sakın ölçüleri aşmayınız. Hiç kuşkusuz Allah bütün yaptıklarınızı görür,
Gültekin Onan : Seninle birlikte tevbe edenlerle birlikte buyrulduğun gibi dosdoğru davran. Ve azıtmayın. Çünkü O, yaptıklarınızı görendir.
Hakkı Yılmaz : İşte bundan dolayı emrolunduğun gibi dosdoğru ol! Beraberindeki tevbe edenler de doğru olsunlar. Ve aşırı gitmeyin! Kesinlikle Allah, bütün yaptıklarınızı hakkıyla görendir.
Hasan Basri Çantay : O halde sen [habîbim), maiyyetindeki tevbe edenlerle beraber, emr olunduğun vech ile, dosdoğru hareket et. Aşırı gitmeyin. Çünkü O, ne yaparsanız (hepsini) hakkıyle görücüdür.
Hayrat Neşriyat : O hâlde, emrolunduğun gibi dosdoğru ol! Berâberindeki tevbe edenler de! Ve(Allah’ın koyduğu) hudûdu aşmayın! Çünki O, ne yaparsanız hakkıyla görendir.
Hud : Sən də, tövbə edənlər də düz ol və sənə əmr olunduğu kimi səninlə ol. Həddini aşmayın. O, etdiyiniz hər şeyi görür.
İbni Kesir : Öyleyse sen, emrolunduğun gibi dosdoğru hareket et. Beraberindeki tevbe edenler de. Aşırı gitmeyin. Çünkü O, yaptıklarınızı görür.
İskender Evrenosoğlu : Artık sen, sana tövbe ederek, tâbî olanlarla birlikte emrolunduğun gibi istikamet üzere ol. Ve azgınlık yapmayın (aşırı gitmeyin). Muhakkak ki O, yaptıklarınızı görendir.
Muhammed Esed : Öyleyse, artık emredildiğin yönde, yanında yer alanlarla birlikte, doğru yolu tutun ve sizden hiç biriniz gurura kapılıp da çizgiyi aşmasın: çünkü, unutmayın, yaptığınız her şeyi O görüyor.
Ömer Nasuhi Bilmen : Artık emrolunduğun gibi istikamette bulun ve tevbe etmiş, seninle beraber bulunmuş olanlar da. Ve haddi tecâvüz etmeyin, şüphe yok ki O, yapar olduğunuz şeyleri bihakkın görücüdür.
Ömer Öngüt : Emrolunduğun gibi dosdoğru ol! Beraberindeki tevbe edenler de. Aşırı gitmeyin. Çünkü O, yaptıklarınızı görmektedir.
Şaban Piriş : Sen, yanındaki yönelmiş insanlarla birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru ol! Taşkınlık yapmayın. Kuşkusuz O, yaptıklarınızı görür.
Suat Yıldırım : Öyleyse ey Resulüm, sen beraberinde olup tövbe edenlerle birlikte, sana nasıl emredilmişse öyle dosdoğru hareket et. Aşırı gitmeyin. Çünkü O, yaptığınız her şeyi görmekte olup işlerinizin karşılığını da size verecektir.
Süleyman Ateş : Öyleyse emrolunduğun gibi doğru ol; seninle beraber tevbe edenler de (doğru olsunlar), aşırı gitmeyiniz! Zira O, yaptıklarınızı görmektedir.
Tefhim-ul Kuran : Seninle birlikte tevbe edenlerle birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru davran. Ve azıtmayın. Çünkü O, yapmakta olduklarınızı görendir.
Ümit Şimşek : Beraberindeki tevbe edenlerle birlikte, emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Aşırı gitmeyin. O sizin bütün yaptıklarınızı görür.
Yaşar Nuri Öztürk : O halde sen, emrolunduğun gibi dosdoğru yürü! Seninle birlikte tövbe edenler de... Sakın aşırılık edip azmayın! O, yapmakta olduklarınızı görüyor.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]